Hangisi daha acayip bilemedim. Tam Uykusuz dergisindeki karikatürdeki diyalogda geçen “İşçisin sen. İşçi kal.” satırlarını okurken yaz gecelerimizin kabusu Mahfel’deki canlı müziğin iç sesime senkron yaparak “işçisin sen işçi kal” diye çığırması mı? Yoksa gecenin onbirinde evimin tuvaletinde canlı müzik dinliyor olmak mı? Ya da okuduğum bir kelimeyi aynı anda başka birinden ya da kanaldan duyma vakasının bu aralar sıkça başıma gelmesi mi?
Peki ya şu meşhur gürültü yönetmeliği sadece alkollü mekanlar için mi geçerlidir, muhallebi-gazoz-canlı müzik üçlemesi bu yönetmelikten muaf mıdır?
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder