Sayfalar

4 Haziran 2021 Cuma

Sabır Türküsü

Yine bir gün, küçük ergen çoktan arazi bense hala oturmuş puzzle parçalarını birleştirmeye çalışıyorum; nakaratı kafamda çalmaya başladı. İlhamın nereden geleceği hiç belli olmuyor gördüğünüz üzere pek sevgili okuyucu. Küçük kardeşten gelen iki minik, sihirli dokunuşun da yardımıyla, adeta bir Sertaç Ortaş hızıyla, bir çırpıda tamamlandı. 

Ergeni olana sabır selamet temalı yeni şarkım, pardon bu defaki türkü, yakında tüm müzik marketlerde.  Pek tabii ki bu eşsiz deneyimi ilk olarak yaşayabilmeniz için, siz kıymetli takipçilerime özel olarak  öncelikle blogda paylaşıyorum. Hadi bu kıyağımı da unutmayın. 

Fatih Kısaparmak üstadımızın Kilim türküsü eşliğinde (müziği de benden beklemeyeceksiniz herhalde), tüm ergen anaları için, hep birlikte söylüyoruz. Bir, ki üç...

Ergenine sözü olan ya sabır çeker
Sabır taşından anneler bi çare bekler

Yıllarımı verdim sana sevgimi verdim
Şu saçları paspas yaptım yoluna serdim

Yazıktır günahtır diye kilit vurdular elime
Sabrı doldurdum tespihe anlıyor musun

Yetinmedim yoga yaptım meditasyondan yeni çıktım
Nirvanaya varacaktım dinliyor musun

Sabır annenin erdemidir içsel sesidir
Her vurgusu bir duygunun ifadesidir

Sabır sakinliğe çağrı sulhe davettir
Kimi hisler isyandır kimi kötektir

Yazıktır günahtır diye kilit vurdular elime
Sabrı doldurdum tespihe anlıyor musun

Yetinmedim puzzle yaptım gayrı bu parçalardan yıldım
Hani mayndful olacaktım dinliyor musun

Ben şu yoga matında nefesler tuttum
Reiki mastırlarıyla chi'ye dokundum

Annelikte sabır demek sebat demektir
Sabır çaydır kahvedir şaraptır Zanax'tır

Yazıktır günahtır diye kilit vurdular elime
Sabrı doldurdum tespihe anlıyor musun

Yetinmedim yoga yaptım meditasyondan yeni çıktım
Nirvanaya varacaktım dinliyor musun

                                                           🎶  dın dı dın dın dııııı 🎶


Çok Çok Önemli Dip Not:

Bu türküde mübalağa sanatı çokça kullanılmış olup bahsi geçen karakterler ve olayların ailemiz dinamikleri ile ilgisi (en azından şimdilik) yoktur. Tamamen hayal ürünüdür.

Şimdi söylemesem olmaz. Sezar'ın hakkı Sezar'a Küçük Ergen'in hakkı da Küçük Ergen'e.  Şu hayatta karmanın yolunu bu defa şaşırdığı bir evlatla kutsanmışım çok çok şükür. Teyzesinin genler sağ olsun. Yoksa akıllara zarar bir çocuklukluk geçirmiş bir anadan böyle akıllı, uslu, pırlanta bir evlat olacak iş değil. Kendisi şu an ergenliğin çok ama çok başında ama devamında da ergen triplerine girmeyeceğini, merak etmemize gerek olmadığını söylemekte.  Bir diğer üstat O. Henry'nin deyişiyle yaşayan görürmüş; bize de yaşamak, güvenmek ve başa geleni görmek düşer.

***

Yazı tam bitmişti yayınlamak üzereydim. Adı batasıca Feysbuk hatırlattı bu fotoğrafları. Geçen sene tam olarak bugün yapmışız bu artrecreation çalışmasını. O dönemki pandemi modası olarak yapmayanı dövüyorlardı, biz de okul aktivitesi olarak yapmıştık bir kaç tane bizim kızla. Görünce aniden gelen ilhamın gücüyle titredim ve yeni türkümün dizeleri istemsizce dudaklarımdan klavye tuşlarına dökülüverdi.   

Yetinmedim çığlık attım gayri bu pandemiden bıktım
hani aşı olacaktık sayın bakanım duyuyor musun

🎶  dın dı dın dın dııııı 🎶 

 

Edvard Munch The Scream vs Şaşkın Prodüksiyon
Arka plan uyarlama ve canlandırma: Küçük Ergen
Foto & Editing: Şaşkın






2 Haziran 2021 Çarşamba

Ergen Oyunları

ÖNCESİ

O şaka yapmıştı, ben de kibarca gülümsemiştim. Hatta şiir bile yazmıştım.

SONRASI

Hiç şakası yokmuş. Kibarca gülümseme de, şiir de bu tür durumlarda işe yaramıyormuş.

Henüz 500'lük puzzle'ın yapıştırıcısı kurumadan bir baktım ki 1.000 parçalık yeni puzzle geldi. 

Bu puzzle kelimesine de bayılmıyorum, hele sonuna Türkçe ek aldığı zaman kesme işareti ile ayırmak durumunda kalıyorum ki o daha da rahatsız edici benim gibi takıntıları olan biri için. Lakin, elimde değil, yerine bulduğumuz Türkçe karşılık "yapboz" kelimesi sinirlerimi oynatıyor. Duydukça yüzümün bir tarafına çocuğun anaokulu günlerinden miras bir seğirme tebelleş oluyor. 

Bir dönem Loom Twister lastikleri furyası ile birlikte annelerin korkulu rüyası olmuş Hama boncuk çılgınlığı vardı. Hani şu mini mini, rengarenk boncukların deliye pösteki saydırır gibi kalıplara dizildiği ve sonrasında üzerlerine ütü basıp yapıştırmak suretiyle bir takım şekillerin yapıldığı.


Bir gün bizim kızı anaokulundan almaya gittim. Yere çömmüş tüm ciddiyetiyle yine bu boncukları diziyor. Tutturdu "olmaz da olmaz, bu bitene kadar hayatta gelmem". O yaşların inadı bir başka olur malum; sloganım "hı hı, dünya düzdür" deyip, sabrı içime içime çekip, kaderime razı olduğum zamanlar.
 
Baktım son derece kararlı ama kalıp da kocaman bir kalp; bunun minnak parmaklarla kolay kolay bitecek gibi değil. El mecbur çöktüm yanına, dedim "kay kenara, yardım edeyim". Neyse ki talebim uygun bulundu. O boncukları teker teker itina ile seçip yerleştirirken, ben avuçlayıp avuçlayıp kalıbın üzerine boşaltmaya başladım. Artık kaç tanesi yerini bulursa kâr kârdır diye düşünerek. O birer birer, ben beşer onar derken tüm kalıbı tamamladık. 

"Tamam mı, gidebilir miyiz şimdi?" dedim. "Tamam" dedi, eserine şöylece bir baktı, kalıbı eline alıp ne var yok hepsini hızlıca boncuk kutusuna geri boşalttı ve "hadi gidelim" dedi.  Çocuğum bizim daha o yıllarda hikmetini henüz bilmediğimiz mayndfulnıs* seansını tamamlamış önündeki maçlara bakarken ben "bu kadar dizdik, ütü kısmı nasıl olacak, acaba eve kadar dökmeden taşıyabilir miyiz, kalıbı da ödünç verirler mi ki, iade-i boncuk da yaparız" falan gibi bi takım annesel sorulara cevap bulmaya çalışıyordum hala kafamda.

İşte bu yapboz kelimesi zihnimin derinliklerinde istemsizce beni o ana götürüyor. Sabır, selamet, uğraş, didin 1000 parçalık yapbozu yapmışız ve biter bitmez bozup kutuya geri koyuyormuşuz gibi bir his. Madem bozacak idik neden yaptık Sayın TDK?

"Çocukken anaokuluna gideydim, şu boncuklardan neyin yapaydım daha sabırlı, biraz da mayndful bir insan olur muydum acaba?" diye sordum durdum sonraları kendime. Kendim için cevabı bulamadım lakin "çocuğu iki sene Alaman anaokuluna gönderdin, üzerine de beş buçuk sene kayndnısla yatıp mayndfulnısla kalkan Romen okulu, bu çocuk öğrendi biraz bu işleri de bu puzzle belasına merak saldı galiba" diye düşünür buldum kendimi 1000'lik puzzle'ın başında. 

Hafta sonu geldi, kutu açıldı. Ben parçaları renk ve şekillerine göre ayırmaya çalışırken o köşeleri yapmayı bitirdi. Sonra yine o sıralı, ben dağınık şekilde çalışmaya başladık. Çok geçmeden benimki söylenmeye başladı. Sahi niye 1000'lik almıştık ki (bilmem, sen seçip babana aldırdığın için olabilir mi?), 750'lik yok muydu ki (yoktu), yan yattı, çamura battı derken derken bir yaptık, iki yaptık, bizim kızın hep bir bahanesiyle devamı bir türlü gelmez oldu. 

Çocuk yukarıda odasında arkadaşıyla online sohbette, ben başım önümde köpek parçaları birleştirmeye çalışırken bende böyle ani bi aydınlanma gerçekleşti. Ben aman da çocuğum mayndful oldu diye gönenip, iki oturayım yanında bana da bulaşır belki ucundan diye umutlanırken sanıyorum aslında trollenmişim. Eldeki veriler ışığında, şüphem o ki, bu küçük ergen boş vakitlerinde bunu dışarı çıkartıp yürütmemem için beni puzzle marifetiyle manipüle etmiş. İki yürüyelim, temiz hava alalım saatlerinde beni oturtup puzzle yaptırıyor, sonrasında ya dersi var, ya uykusu ya da aaah şimdi canı istemiyor. Vay çakaaal diyeceğim de kimin kızı? İlle çekecek soyuna sopuna.

Ben ki bu çocuğu güzel İzmirimizin güzel bir deyişiyle lapdöt (anladınız siz onu) olmasın diye pusetten indiği yaştan itibaren dağ bayır demeden yürütmüşüm, karbon ayak izi konusunda duyarlı bir insan evladı olsun diye yürüyemeyeceğimiz yere de hep toplu taşıma araçları ile götürmüşüm. Bi pandemi, bi ergenlik pofff hoşgeldin Bayan Evkuşu, anasına operasyon çekiyor.

Ama benim adım Şaşkın! Biz bu oyunu bozarız küçük ergen! O puzzle bitecek, o adımlar atılacak be heeey heydi hey.  (Dedi ve "herşeyini ben yapıcam, sonra da mutfağı temizleyeceğim, valla bak söz, senden hiçbir şey istemeyeceğim" denilerek kandırıldığı iki katlı pastayı kurtarmak üzere, hıçkırarak mutfağın yolunu tuttu.) 



* Mindfulness: Bak işte buna da Türkçe bir karşılık bulamadılar hala. Gerçi bulmasalar daha mı iyi olur onu da bilemedim. 

Hikayenin Öncesi:  Puzzle



Etiketler

#100.Yıl #29Ekim (1) #ağacımadokunma (1) #AilemizinGurusu (1) #anılar (7) #ArtRecreation (1) #ayrıyazılır (1) #bavulculuk (2) #benimadam (2) #BigSis (1) #bing #ai (1) #Caillou (1) #canımbabam (1) #coronatürmort (1) #Covid19Günceleri (3) #Dark (2) #dikkateksikliğisendromu (4) #doğruyazınkardeeeşim (1) #doğumgünü (3) #GameofThrones (4) #GeorgeR.R.Martin (5) #göçebe (6) #göçmenkadınlar (1) #gurbetçilik (7) #hemşire (1) #hemşirelik (6) #Hıdırellez (2) #içindenalmanyageçenyazılar (5) #İçindenAlmanyageçenyazılar (3) #içindenciddiyetgeçenyazılar (18) #içindenfilmgeçenyazılar (2) #içindenhüzüngeçenyazılar (1) #içindenistanbulgeçenyazılar (4) #içindenizmirgeçenyazılar (7) #İçindenMatrixGeçenyazılar (14) #içindenmizahgeçenyazılar (69) #içindenmutlulukgeçenyazılar (6) #içindenromanyageçenyazılar (2) #içindenşarkısözügeçenyazılar (31) #içindenşiirgeçenyazılar (17) #ileridönüşüm (2) #kafamaneredenesersekuşağı (5) #karantinahalleri (3) #Kayu (1) #kedigünlükleri (4) #kendimenotlar (8) #kim-olduğunu-bilirsin-sen (5) #küçükbirader (2) #küçükergen (9) #küçükkankam (7) #küçükördek (20) #lakap (1) #lost (1) #Marduk (2) #mercekbulut (1) #mim (10) #mindfulness (1) #mutluluk (2) #mylittlefeltstuff (4) #özürdilerimsezenaksu (1) #RIP (11) #seçmesaçmalar (1) #sevgiligünlük (1) #sevgililergünü (2) #SeziKalkavan (1) #soneryalçınlütfenbanakızma (1) #sonhavabükücü (2) #sonsuztemizlikdöngüsü (5) #şaşkın (41) #ŞaşkınınADHDGünlüğü (7) #ŞaşkınınAÖFmaceraları (10) #ŞaşkınınBayramÇelıncı (4) #şaşkınınsevgililergünüdileği (3) #şaşkınjunior (1) #şaşkınmutfakta (6) #tatil (1) #telekom (1) #uykusuzluk (1) #ValideSultan (18) #vallahidebunlarhepmizah (1) #yapayzeka (1) ArtRecreation (1)