Rahmetli babam bilge adamdı. Az ama öz, biraz da argolu konuşurdu ancak sözleri kendine has mizah anlayışıyla renklenen küçük küçük hayat öğretileri de içerirdi. Bana göre işte bu da onlardan biriydi. O yıllar “siyaseten doğruluk” kavramının memleket sınırlarına henüz uğramadığı eski güzel günlerdi. Bu nedenle bu cümleden ne tek elliler gocunurdu, ne de söyleyen lafın bu şekilde algılanabileceğini düşünürdü.
Dikkat dağınıklığı sendromundan muzdarip ancak o yıllarda bu kavram da henüz hayatımıza girmediğinden “sadece” dikkatsiz ve hatta baştan savmacı sayılan, üzerine bir de felaket derecede sakar olan kızına bir işi yaparken dikkatli olması ve sadece o işi yapmasını hatırlatan uyarılardan biriydi en fazla.
Benzer bir durum karşısında valide sultandan duyduğum cümleyse, ki çok defalar işitmişimdir, daha kibar ama eleştirel bir yaklaşımla “e be kızım elin işte gözün oynaşta” olurdu.
Tuz buz olmuş kavanozdan geriye kalan parçaları ve mutfağın dört bir köşesine yayılan tuz tanelerini temizlemeye çalışırken “baba sözü dinlemezsen işte böyle olur” diye diye aklıma ne geldiyse saydırdım kendime. En azından telefonu kapatmıştım.
Tek bir işe odaklanamayıp aynı anda bir sürü işi yapmaya çalışma huyum nedeniyle mesela asla doğru dürüst temizlik yapamam ben. Salonu temizlerken birden yatak odasını toplamaya başlarım, o sırada çöp atmaya mutfağa giderim ki bi bakmışım ocağı siliyorum, oradan da tuvaleti ovmaya gitmem muhtemeldir.
Telefonla konuştuğum kişilerden genelde sitemkar bir sesle şunu duyarım: “Sen müsait değilsin galiba, sonra arayayım istersen”. Yahu şunun şurasında seninle konuşurken bulaşık makinesini boşaltıyorum / çamaşır asıyorum ne var yani bunda?
Bu yazıyı yazarken de arada kaç tane iş yaptım saymadım, sayamadım. Şimdi de aklımda bir sürü iş var yapacak. Derken bir de çay daveti aldım ki beş çayına asla hayır diyemem. Çay uğruna yazıyı sonlandırırken ben, babamın sesiydi duyduğum "anası kılıklı ne olacak, beş çayın da eksik kalmasın" diye fısıldadı kulağıma.
Merhaba..Bloğunu ilk ziyaretim ve kesinlikle çok beğendim...
YanıtlaSilYazını gülümseyerek okumakla birlikte,babanıza allahtan rahmet dilemeden de geçmeyeyim dedim...
Sevgiler,selamlar...
Merhaba Banu. Hoşgeldin ve çok teşekkür ederim :)) Sevgiler...
YanıtlaSilhaha tanıdık geldi bu durum bana fena halde :)
YanıtlaSileli işte gözü oynaşta hallarimden birinde çamaşır makinasına atılan bir samsung cep tel vardır ki iç dış yıkama 2 saat sürmüştü ki anlatılası değil yaşanılası bir durumdu...
ve alet 2 gün sonra çalışmaya başladığında samsunga saygılarımızı iletmiştik ki çalışmaya başlaması da duvara fırlatılıp lanet şey dedikten sonra yeri düşüş anındaki o cılız dıt sesiyle anlaşılabilmiştir.
ya anlatmaya başlamayayım di mi şuşum blog yetmez ama ben hala ısrarla kişisel salaklık tarihimizi kaleme alma taraftarıyım :)
daha aynı şehirde birbirimizi göremiyoruz sen ansiklopedi yazalım diyorsun be evrenim :))
YanıtlaSilyalnız çamaşır makinesinde telefon yıkama hakkaten üstün bir hareketti hakkını vermek gerek hehe...
birkaç hafta önce elimde spatula, gözümde sinirden akan yaşlarla, aslında fırında olması gereken kek hamurunu halıdan temizlemeye çalıştığım halim geldi aklıma..iğrençti :)) bi de üstüne omzumla kulağım arasına sıkışmış telefondaki ses, 'kulaklık diye bir icat var biliyorsun değil mi' dediğinde delirmiştim. o yüzden ben demiyorum:))
YanıtlaSilHey gidi kavanoz dötlü dünya bea, valla peder'in özlü sözleri gibisi var mı şu dünyada, ne kadar özlemişim en çokta neyi özledim biliyor musun? Onunla eller yukarı donlar aşağı oynadığımız günleri :))) keşke çocuk kalabilseydik havuza düşseydik, sen çamurda buz dansı yapıp dişini kırsaydın :)
YanıtlaSilHe konuyla alakası yok ama ben bu yarışmaya katılmaya karar verdim, bakınız link efennim.
http://ig.haberbaz.com/haberbaz_load.asp?i=4831491&ur=http://www.internethaber.com/news_detail.php?id=199094&a=1
Desene Nily beraber mutfağa girmemiz çok tehlikeli olabilir :)) Evren de ocağı açık bıraktı mıydı bak o zaman tam oluruz.
YanıtlaSilhe valla doğru diyorsun kardeş. yine o Hababam Sınıfı'nı okurken bize çinçin şekerleri yiyebilsek, koyugüveç süt mavi hayaller kursaydık, özel imalat tahta kılıçlarımızla Bornova'nın tepelerinde koşuşturabilseydik :)) hatırlamak bile iyi geldi aslına bakarsan.
YanıtlaSilyarışma süpermiş de bence bu kadar yemek programı izliyorsun bir işe yarasın sen iyisi mi yemekteyiz'e katıl. bak halk oylaması da var artık evelallah birinci yapmazsak seni kapçık ağızlı :)) olalım hehe.
Yahu stepne abuşum bence senin litaratüre geçmiş en güzel gecen, parmaklarını capon yapıştırıcısı ile yapıştırabilir miyim acaba? testindir üstüne tanımam valla. Hele hele bir de o gece zıpzıp kangurumla yapmış olduğunuz telefon konuşması vardır ki, aman yarabbim tadından yenmez :))) Keşke kayıt altına alsaymışız o konuşmaları sıkıldıkça dinler dinler gülerdik haha :P
YanıtlaSilTipnot : ula benim hiç akıllı bi ablam olmayacak mı :D iyi ki varsınız sayenizde hayatım hergün action movie, sinemaya gitmeye gerek yok :))))
salak çocum iyi ki hatırlattın yoksam torunlara anlatamayacaktım neden capon yapıştırıcısı kullanırken bir elinize bulaşırsa diğer elinizle temizlememeleri gerektiğini... hahaha
YanıtlaSilulen hakkaten süperdik dimi?
Bakk yaa bu laf nasılda dogru bir laf..Benim götümde gözüm var ama herişimi tek elle yaptıgım için yıkama işinide dogru yapamıyorum:))
YanıtlaSilNihancım senin o ellerle yaptığın pastalar yeter be güzelim :))
YanıtlaSilBiz kadınların işi zor aynı anda birçok statüde olmak zorundayız,evhanımı,anne,eş...
YanıtlaSilveee hep çabuk olmak durumundayız.
ah ben ahhh ben adam olmam ben... sevgili içimden geldiği gibi bu yorumunu nasıl olduysa görmemişim ben, çok özür dilerim :((
YanıtlaSildörtbuçuk yıl cevap vermek için çok geç diildir di mi ;)
aynı yorumunda olduğu gibi öyle çok şey olmak durumundayım ki oluyor böyle şeyler arada.
Özrümü kabul etmen dileğiyle, sevgiler...